Kılıçdaroğlu neyin ilacı oldu? |
PERPA esnafı, Kemal Kılıçdaroğlu'na bir sürpriz hazırladı. O sürpriz neydi?CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP İstanbul İl Eski Başkanı Gürsel Tekin, CHP Beyoğlu Belediye Başkan Adayı Mustafa Dolu, CHP Kağıthane Belediye Başkan Adayı Zeynel Öztürk ve CHP Şişli Belediye Başkan Adayı Muharrem Sarıgül’le birlikte, esnafın İstanbul’da ekonomik krizi en çok hissettiği yerlerden biri olan PERPA’ya çıkarma yaptı. PERPA esnafının yoğun ilgi gösterdiği Kemal Kılıçdaroğlu, ekonomik krizin Perpa’yı nasıl vurduğunun çok açık bir şekilde görüldüğünü söyledi. Kılıçdaroğlu, “Öyle anlaşılıyor ki PERPA’lı mutlu değil. Ekonomik krizin PERPA’yı vurduğu çok açık. Ama ekonomik krizin geleceğini hepimiz çok önceden biliyorduk. Fakat ne hikmetse hükümet ekonomik krize kulaklarını tıkamayı marifet bildi. Önlem almadı. Sayın Başbakan çıktı, sanki dünyanın en önemli iktisatçısıymış gibi, ‘kriz bizi teğet geçecek, hiç meraklanmayın’ dedi. Kriz bize de gelecek diyenleri de felaket tellallığı yapmakla suçladı. Keşke Sayın Başbakan haklı çıksaydı. Ama haklı çıkmadı” diye konuştu. Ekonomik krizin başbakan ve yandaşlarını teğet geçtiğinin açık bir gerçek olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu; “Onlara bir şey olmadı. Onlar servetlerine servet kattılar rantlarına rant kattılar, çok mutlular. Ama onun dışında sade yurttaş, esnaf, sanayici, emekli, çiftçi, memur, bunların hepsi perişan. Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik kriziyle karşı karşıyayız. Şimdi bu tablo ortadayken insanların bunu çok iyi sorgulaması lazım. Diğer ülkelerde de ekonomik kriz vardı ama hükümetler önlemlerini zamanında aldı ve maliyet düşük tutuldu. Bizde önlemler zamanında alınmadı, ekonomik kriz geldi çarptı, binlerce milyonlarca insan işinden oldu. Sayın Başbakan şimdi acaba hangi önlemi alsak diye düşünüyor hâlâ. Günaydın demek lazım Sayın Başbakan’a” dedi. “Ne bulsalar götürüyorlar” “Devlet yöneten bir kişinin daha ciddi, daha tutarlı, daha kalıcı politikalar üretmesi lazımdı” diyen Kılıçdaroğlu; “DPT var, pek çok sivil toplum kuruluşu var, üniversiteler var. Bütün bunların uyarıları hep göz ardı edildi. Ve bugün geldiğimiz noktada tablo ortada” diye konuştu. Kılıçdaroğlu; “Bunlar iktidar oldular, ülkeyi yönetmeye talip oldular, dünyada para bolluğu vardı har vurup harman savurdular. Bizimle aynı zamanda yola çıkanların, aynı sorunları yaşayanların artık bir sorunu yok. Arjantin’in yok, Brezilya’nın yok. Peki bizim dışımızda IMF’nin kapısını çalan var mı? Yok. Hani sayın başbakan kükrüyordu, ‘ben istersem IMF’ye borçları hemen kapatırım’ diye. Ne oldu? Niye kapatamıyorsun? Elini tutan mı var? Bir başbakanın birinci görevi, halkına doğruları söylemektir. Sayın başbakan halka doğruları söylemiyor. Bunlar geldiler, önce açlığı getirdiler, sonra milleti bitirdiler, şimdi de ne bulsalar götürüyorlar” dedi. “Başbakanın aklı İstanbul’da” Başbakanın nereye gitse İstanbul’u kaybetme kâbusu gördüğünü ve İstanbul’u aklından bir tarla çıkaramadığını kaydeden Kılıçdaroğlu; “Bir başbakan düşünün; ülkeyi yönetiyor, Van’a gidiyor aklı İstanbul’da, Kayseri’ye gidiyor aklı İstanbul’da, Trabzon’a gidiyor aklı İstanbul’da. Bir başbakan niçin İstanbul’u aklından hiç çıkarmaz? Çünkü İstanbul’da olağanüstü rant var. AKP’nin finans kaynakları burada, hortumlamaları burada, özel fon hesapları burada. Sayın Başbakan işte bundan korkuyor. İstanbul’u kaybederse kendisinin sonunun geleceğini de çok iyi biliyor. O nedenle İstanbul sayı başbakanın aklından hiç çıkmıyor. Oysa söylememiz gerek, sayın başbakan 81 il var. Niye hep İstanbul?” dedi. “İstanbul papağanla yönetilemez” Bazı kesimlerin kendilerine zaman zaman ‘elinizin altında hep yolsuzluk dosyası var. Projelerinizi niye açıklamıyorsunuz’ diye sorduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu; “Biz de onlara, ‘Bize proje soruyorsunuz da, niye Sayın Kadir Topbaş’a da sormuyorsunuz?’ diyoruz. Soramazlar, sorsalar da yanıt alamazlar. Çünkü İstanbul, İstanbul’dan değil, Ankara’dan Recep Tayyip Erdoğan tarafından yönetiliyor. Sayın Başbakan Kadir Topbaş’a diyecek ki; ‘Kader Bey, şunları şunları söyle’. Kadir Bey de ancak öyle söyleyecek. Yoksa konuşamaz. Soruyorum şimdi; İstanbul gibi bir şehir, papağanlar tarafından yönetilebilir mi?” diye konuştu. Bu arada PERPA esnafı, Kılıçdaroğlu’nu yolsuzluk ilacına benzetti. Perpa’lı esnaf, hazırladıkları “Kemalin – Siyasetzomin Sülfat” adlı ilacın kapağını toplantı salonuna getirerek Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından hemen önce prospektüsünü de okudu. 19.03.2009 18:35:00 |